Etik
27 Ara 2024
Yapay zeka... Hani şu gündemi sallayan, işlerimizi kolaylaştıran ve bazen kafamızı karıştıran teknoloji var ya, işte o. Peki, bu arkadaşın ürettikleri kime ait? Sen mi? Ben mi? Yoksa kendisinin mi?
Yapay zeka bir tablo çizdi diyelim. Şaheser resmen! Peki, o tabloyu kim sahiplenir? Bir yandan yazılımcı çıkıp "Bu benim kodumun eseri!" diyebilir. Öte yandan, "Abi, AI yaptı bunu, benim katkım yok" diyenler de olur. Ama bir de unutmamak lazım: O yapay zekayı eğiten veri setleri. Yani belki de o veri setindeki herkesin biraz hakkı var. Bir karmaşa aldı başını gidiyor.
Avukatlar, hukukçular, teknoloji guruları oturmuş tartışıyor. "Yapay zeka bir şey üretirse, bunu üreten sistemin sahibine mi aittir?" diye soruyorlar. Ama gel gör ki, kimse kesin bir sonuca varamıyor. Hele ki bazı ülkelerdeki yasalar tam bir muamma. Hak mı, değil mi? Daha ortada kesin bir dil yok.
Eser Sahibi Olarak Yapay Zeka mı? Bazı filozoflar diyor ki, "Yapay zeka üretiyorsa kendi hakkıdır." Ama komik bir durum var: Yapay zekanın bir banka hesabı bile yok.
Kod Yazarı mı? Kod yazan insanlar diyor ki, "O sistemi biz yazdık, eser bizim." Ama kodu yazmak, tabloyu yapmak demek mi?
Toplumun Payı? Hani o AI'ı eğiten büyük veri setleri vardı ya, işte onlar da toplumdan alınmış. Belki de biraz hepimizin hakkı var!
Şimdi sorular bitmiyor: AI ile üretilen şarkılar, filmler, yazılar derken hayatımızın her alanında bu mülkiyet meselesi tartışılır hale geliyor. Düşünsene, bir gün bir AI roman yazar, sonra o roman ödül alır. Ödülü kim alacak? Romanı satan yayıncı mı, AI’ın kodlayıcısı mı? Yoksa ödülü almaya kimse gitmeyecek mi?